2011 Şubat ayından itibaren 8 kişilik ekiple Beylikdüzü’ne hizmet veren Beylikdüzü Belediyesi Çağrı Merkezi’nde vatandaşların istek ve şikâyetlerini alan Çağrı Merkezi çalışanları, çok ilginç diyaloglarla da karşı karşıya kalıyor. Günlük ortalama 300 çağrının geldiği ve şu ana kadar 41.470 şikâyeti kayıt altına alarak çözüme ulaştıran çağrı merkezi, bazen fıkralara konu olacak taleplerle karşılaşıyorlar.

7 gün 24 saat kesintisiz olarak hizmet veren Beylikdüzü Belediyesi Çağrı Merkezi Beylikdüzü halkından büyük ilgi görüyor. Arayan vatandaşların ilettikleri sorunları, olumsuzlukları, istek ve şikâyetleri karşılayarak, çözümlenmesi konusunda etkin rol üstlenen merkez çalışanları; istek, dilek ve temennilerin sonuca bağlanmasının ardından vatandaşları geri arayarak, netice ile ilgili durum bilgisi de veriyor.

“Yokuşa saran kamyon” benzetmesi güldürmüştü…

İki yıl önce Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın Kars ilimizi ziyareti sırasında hizmete açılan bir Çağrı Merkezi’nde yaşadığı olay oldukça büyük gündem oluşturmuştu. Bakan Yıldırım, çağrı merkezini gezisi esnasında bir çağrı operatörünün yerine geçerek, vatandaşla görüşmesi renkli dakikalara sahne olmuştu. Sivas’tan bir vatandaşa bakan olduğunu söylemeden konuşan Yıldırım, vatandaştan gelen tepkiye dakikalarca gülüp ve etrafındakileri kahkahaya boğmuştu. Karşısındakinin Bakan Yıldırım olduğunu anlamayan vatandaş, “Ne yorgun yorgun, yokuşa saran kamyonlar gibi konuşuyorsun. Bula bula beni mi buldun. Şöyle güzel konuşan birisi yok mu orada” demiş ve herkesi kahkahaya boğmuştu.

Güldüren diyaloglar

Beylikdüzü Belediyesi Çağrı Merkezi de zaman zaman ilginç ve güldüren diyaloglarla karşı karşıya geliyor. Kimi vatandaş uzaktaki sevgilisine gitmek için belediyenin hafriyat kamyonunu bile göze alırken, kimisi evinin anahtarını içeride unutup, çilingirle kapıya zarar vermemek için itfaiye istiyor; kimi de ağaca düşen çarşafı için belediye ekiplerini çağırıyor. Bunun gibi daha birçok çağrı merkezi diyaloğu mevcut. İşte onlardan bazıları;

- Hanımefendi biz anahtarımızı içeride unuttuk, çelik kapımız yeni, çilingir çağırıp kapıya zarar vermek istemiyoruz. Sizden ricam, itfaiye gönderin balkondan girip kapımızı açsın bize.
- Sitemizin içine tam teşekküllü park yapılsın, bir de sitemizin önüne sürekli temizlikçi istiyoruz.
- Konu ile ilgili nasıl başlayacağımı bilmiyorum ama benim için tek umut kapısı sizsiniz başkanım. İsmimden belki hatırlamazsınız ama lise olarak ziyaretinize gelmiştik ve veteriner olmak isteyen bir öğrenci vardı, o benim işte. Son 1 yıldır ciddi anlamda insanlığımı unutmuş vaziyetteyim. Nereye gideceğimi, kimin kapısını çalacağımı bilmeden sürekli düşünüp duruyorum. Bundan bir sene önce kız arkadaşım Beylikdüzü'nden Çanakkale'ye taşındı. Günler haftalar geçti. Telefonda her sesini duyduğumda ağlayacak gibi oluyorum; çünkü hissedebiliyorum bana ihtiyacının olduğunu biliyorum, ama maddi sıkıntılardan ötürü yanında olamıyorum. Belki diyeceksiniz “Herkesin derdi bitti, bir bu mu kaldı diye?” Haklısınız da başkanım insanın sevdiğinin yanında olmaması... Bu kadar çok sevdiğin halde sokakta, sahilde, toplum içinde yürüyen sevgilileri gördüğüm zaman gözlerim doluyor. Neden ben bu durumda değilim, neden kimse elimizden tutmuyor diye isyan edip duruyorum. Şu anda yeni mezun olmuş bir lise öğrencisiyim ve üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Bizler kalbi tertemiz, kimsenin ekmeğinde gözü olmayan ve insanlığa hizmet etmek için kendimizi paralayıp duruyoruz. Şimdiye kadar kimsenin kalbini kırmadım be başkanım ama zoruma gidiyor. Cebimde 5 kuruş para olmadan her gün dershaneye gidip geliyorum. Bu bana zor gelmiyor, çünkü artık alıştım. Ama bir kâğıt parçası için sevdiğimden uzakta kalmak beni yiyip bitiriyor. Bilet fiyatlarını araştırdım başkanım gidip gelmek 100 liraya mal oluyor. Siz de öğrenci oldunuz, siz de bizim geçtiğimiz yollardan geçtiniz. Ne anlatmak istediğimi çok iyi bilirsiniz. Sizden maddi yönden bir talebim yok çünkü ben dilenci değilim. Sizden isteğim sadece iki haftada ya da ayda 1 kez dahi olsa beni sevdiğime götürmeniz. Hafriyat kamyonunda bile gidebilirim yeter ki onun yanında olabileyim başkanım. Belki bu yazdıklarımı okumayacaksınız canınız sağ olsun ama şunu da unutmayın başkanım toplum içinde eriyip gidiyorum. Teşekkür ederim.

- Hanımefendi merhaba, çamaşırlarımı asarken çarşafım ağacın üstüne uçtu, birilerini gönderip aldırır mısınız lütfen?
- Ağaç budanma talebi olan vatandaş ağaç budamaya giden ekipleri beğenmeyerek ekiplerin boylarının kısa olması nedeni ile şikâyette bulunuyor. Ekiplerin yerine vinç isteyerek, diğer sitelerin torpilli olup olmadığını soruyor.
- Vatandaş çağrı merkezini arayarak “Beylikdüzü ile komşu ilçeyi” birbirine bağlayan üstgeçidin hemen yakınında hasta bir köpek olduğunu belirtiyor ve köpeğin alınmasını istiyor. Yapılan adres kontrolünde söz konusu bölgenin Beylikdüzü sınırlarında olmadığı, komşu ilçe tarafında kaldığı tespit ediliyor. Vatandaşa çağrı merkezi çalışanı tarafından konuyu, ilgili belediyeye bildirmesi gerektiği söylendiğinde vatandaşın yanıtı oldukça güzel oluyor; Şimdi ben bu köpeği kucaklayıp üstgeçitten sizin tarafa geçirsem gelip alır mısınız peki? O Köpek, şu an Beylikdüzü Belediyesi Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde barınıyor.






 
Editör: TE Bilisim