Erzincan'ın Kemaliye ilçesi Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993 günü gerçekleştirilen katliamın üzerinden 16 yıl geçti. 33 masum insanın öldürüldüğü bu katliamın faillerinin bulunamayışı ise ölenlerin yakınlarının yaralarının dinmemesine sebep oluyor.

Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği Başkanı Mehmet Aydın, yaptığı açıklamada "16 yıl evvel gerçekleştirilen Başbağlar katliamı aslında Mardin'in Bilge köyündeki katliamın da habercisi. Başbağlar için acı olan ise olayın faillerinin hala dışarıda gezmeleridir." dedi.

Dernek Başkanı Aydın, 05 Temmuz 2009 Pazar günü İstanbul Fatih'te yapılacak anma programına tüm vatandaşları davet etti.

FOTOĞRAF SERGİSİ
Tarih: 04 Temmuz 2009 Cumartesi
Saat: 13:30
Yer: Fatih Camii Duvarı, Fevzipaşa Caddesi - Fatih - İstanbul

ANMA PROGRAMI
Tarih : 05 Temmuz 2009 Pazar
Saat  : 12:00 - 15:00
Yer    : Feza Kültür Merkezi, Karagümrük Stadı karşısı – Fatih - İstanbul
 İrtibat: 0212 533 93 91

1993’te Başbağlar’da neler olmuştu?
Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993 tarihinde gerçekleştirilen katliamın failleri aradan geçen 16 yıla rağmen halen bulunamadı…

33 masum vatandaşın şehit edildiği saldırının 2 Temmuz’da Sivas’ta gerçekleştirilen madımak Oteli’nin yakılmasına misilleme olduğu iddia edilmişti…

5 Temmuz 1993’te yaklaşık 100 kişiden oluşan teröristler Erzincan’ın yukarı Barasor Vadisi’nin en son köyü olan Başbağlar köyünde eşi görülmemiş bir katliam gerçekleştirdi…

Akşam Ezanı okunduğu sırada köye baskın yapan militanlar, önce okunmakta olan Ezanı okuyan imamı bir kurşunla susturdular. Cami içerisinde bulunan cemaatin dışarı çıkmasını engelledikten sonra, evlerin kapılarını çalarak isim isim insanları arayıp bulan ve köy meydanına toplayan teröristler, Kadın, erkek ve çocukların feryatlarına rağmen, köyün erkeklerini 100 metre ötedeki kavaklık mevkiine götürüp kurşuna dizmiş, köyü de ateşe vermişlerdi.

Gözü dönmüş caniler bununla yetinmemiş, kadın bir militan, yanındaki eli silahlı bölücü teröristlerle birlikte kadınların kollarında ve boyunlarındaki altın bilezikleri, insanların üzerindeki para ve kıymetli eşyaları toplayarak soygun da yapmıştı.

Militanlardan bir grup köyde bulunan arabaları, İlkokul ve Camiyi ateşe verirken teröristlerin kahkaha sesleri ateşin yanış sesine karışıyordu. Daha sonra evlere koydukları bomba ve ateş ettikleri Lav silahı ile evleri de yakmaya başladılar. Evlerden kaçmaya çalışan iki kişiyi de yolda vuran militanlar daha sonra köyü terk ettiler. Katliamda 29 vatandaş kurşuna dizilerek, biri kız çocuğu üç bayan da yakılan evlerde diri diri yanarak can vermişti.

Üzerinden 16 yıl geçen katliamdan geriye yetim çocuklar, dul kadınlar, gözyaşı ve ağıtlar kaldı. Suçsuz günahsız 33 insanını kaybeden Başbağlılar, bugün şehitlerini dualarla anarak teselli bulmaya ve yüreklerini soğutmaya çalışsa da, olayın faillerinin ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşması da yüreklerdeki acıyı iki katına çıkarıyor. Başbağlılar, "Devletimiz ne zaman bize sahip çıkacak" diye haklı sitemlerini dile getiriyor.

Editör: TE Bilisim