Türkiye Anayasası üzerine birçok tartışmalar, birçok değişiklikler yapılmasına rağmen nedense 90 madde hep gözden kaçıyor veya kaçırılıyor. Anayasalar; bir ülke halkının haklarının korunması ve güvence altına alınması için yapılmaz mı?

Bu anayasa üzerine neler söylenir de neyse gelin Milletlerarası andlaşmaları uygun bulma maddesine birlikte bakalım mı? Bu maddeyi hangi milletini düşünen çıkarmış ve bu güne kadar hiç halkın çıkarları göz önüne alınarak neden değiştirilmemiştir?

Buyurun hep birlikte okuyalım mı? Hür iradenize ve aklınıza bırakıyorum. İsteyen internet ve bir Türkiye Anayasa kitapçığı edinerek çok rahatlıkla öğrenebilir. Benden hatırlatması sonra vay ben söylemedim yok duymadım demeyin…

d. Milletlerarası andlaşmaları uygun bulma:

madde 90 – Türkiye Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluşlarla yapılacak andlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır.

Ekonomik, ticari veya teknik ilişkileri düzenleyen ve süresi bir yılı aşmayan andlaşmalar, Devlet Maliyesi bakımından bir yüklenme getirmemek, kişi hallerine ve Türklerin yabancı memleketlerdeki mülkiyet haklarına dokunmamak şartıyla, yayımlanma ile yürürlüğe konabilir. Bu takdirde bu andlaşmalar, yayımlarından başlayarak iki ay içinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin bilgisine sunulur.

Milletlerarası bir andlaşmaya dayanan uygulama andlaşmaları ile kanunun verdiği yetkiye dayanılarak yapılan ekonomik, ticari, teknik veya idari andlaşmaların Türkiye Büyük Millet Meclisince uygun bulunması zorunluluğu yoktur; ancak, bu fıkraya göre yapılan ekonomik, ticari veya özel kişilerin haklarını ilgilendiren andlaşmalar, yayımlanmadan yürürlüğe konulamaz.

Türk kanunlarına değişiklik getiren her türlü andlaşmaların yapılmasında birinci fıkra hükmü uygulanır.

Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 7.5.2004 – 5170/7 md.) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.

EY HALKIM BİZİ DÜŞÜNENLERİ görebiliyor musun? Biz, bizi yönetsinler her türlü imkânları önlerine serelim onlar bu kanunları çıkararak başkalarına hizmet etsinler. Sonra milletin karşısına çıkıp “HOROZ DÖVÜŞÜMÜ” desem, “ALİ CENGİZ OYUNU MU” desem, “HACİVAT- KARAGÖZ MÜ” oynatıyor desem? Ben bu bizi çok düşünen en başta hükümetin milletvekillerini ve diğer milletvekillerine artık yeter. Gözümüzün içine baka baka bu ne doymazlık bu ne haddini bilmezlik, bu ne açgözlülük dünyaları yediniz be insaf be kardeşim… Bu ne kendini bilmezliktir…

ASIL “İKİ KOYUNU GÜDEMEYENLER SİZLERSİNİZ”… SİZLERİ ADAM YERİNE KOYANDA KABAHAT değil mi?
Sevgi ve saygılarımla…ey halkım asıl biz aldatıldık ve kandırıldık…gerisi teferruattır…

İstanbul Times / Murat Akbaş