Gazetecinin ruhunda muhalefet vardır ama…
 
Gazetecinin ruhunda muhalefet olmalı.Kendisine bir ihbar veya şikayet geldiği zaman haberini veya yazısını sadece o olaya dayandırıp yapması bir çok sıkıntıyı beraberinde getiriyor.
 
Gazeteci kendisine gelen ibhar ve şikayeti her yönü ile ele alıp irdelemeli,yapacaksa haberini veya yazacaksa köşe yazısını gelen şikayet ve ihbarı irdeledikten sonra yapmalı.Bu irdeleme ve muhtapların söyleyeceği bir şey olup olmadığını sordmadan haber yaparsa haberin unsurlarından birisi eksik olmuş olur.

Gazeteci söz hakkı verdiği halde muhatap cevap vermiyorsa veya gazeteci arkadaşı bilgi sahibi yapmıyorsa elbette ki o vakit kendisine gelen bilgileri kesin hüküm verir gibi ibareler yazmayarak soru şeklinde muhataba haberinde veya yazısında sorabilir.
 
Avrasya Zeytinburnu için bir değerdir
 
Avrasya kurulduğu yıldan beri kendim ve ailemin birçok sağlık hizmetini burada memnuniyetle alıyorum.AVRASYA HOSPITAL Malatya başta olmak üzere sayısız akraba ve dostumun ameliyatını başarılı bir şekilde yaparak sağlıklarına kavuşmalarına vesile oldu. Şu an bile Malatya’dan gelen ablamın ameliyatını yine bu hastanede yapacağız.Ameliyatı yapacak olan Dr.Tamer Sözen’e ve ekibine teşekkür ederim.
 
Avrasya Hospital  kendi tapulu arsasına yine kendi parası ile halkımıza sağlık hizmeti vermek için ek teknoloji harikası modern bir bina yaptı.Daha önce İstanbul’un ve dünyanın bir çok yerinden gelen hastalara yetmeyen eski bina ile birlikte yeni binada şu an daha sağlıklı hizmet veriliyor.
 
Opr.Dr.Hüseyin Urlu’yu,Eczacı eşini,hastanenin genel koordinatörü İbrahim Urlu’yu, Battal  ve Ömer Urlu ile birlikte sürekli Avrasya’nın daha güzel olması adına çalışan Mühendis Can Deniz Urlu,nun samimi ve içten çalışmaları ile 300 kişiye iş vermelerini görünce bir iktisatçı olarak müthiş mutlu oluyorum.Çünkü üretimin olduğu yerde gelir dağılımı vardır mantığını daha fakülte 1.sınıfta ezberledik.
 
Bu konuyu şu sözlerle kapatmak isterim.Urlu ailesini 1999 yılından beri tanıyorum.Her gün onlarca insan ile konuşan birisi olarak insanları tanıdığımı düşünüyorum. Bu aileden kimseye zarar gelmeyeceğine,haksızlık yapmayacaklarına,insanlık alemine faydalı olmaktan başka bir şey düşünmediklerine inanıyorum.Ek binalarının hayırlı ve uğurlu olmalarını diler hastalara sağlık ve şifa dağıtmalarını Allah’tan niyaz ederim.
 
Başvekile Arzuhalimdir
 
Başbakanın ne kadar önemli konularla meşgul olduğunu çok iyi biliyorum.Ancak bankaların tüm halkımızı FAİZ’ci yapmaları adına yaptıkları reklamları izleyince de bu konunun da çok önemli olduğuna inandığım için kısada olsa birkaç şeyler yazmak istedim.Sayın Başbakanım,sigaranın reklamı yasak, devletleri,toplumları,aileleri ve ferleri tarih sahnesinde silen FAİZ ileti için bankaların bu kadar  reklam yapmalarına neden izin veriliyor ? Banka reklamlarına da bir sınırlama getirilsin.Günlük üç lira ödeyin 6 bin lira kredi alın,günlük 6 lira ödeyin 12 bin lirayı alın gibi reklamlarla toplumun aklı çelinmek isteniyor.Bu işin sonu karakolda değil ama İCRA dairesinde bitiyor.
 
Beni İsrail azdıkça azdı…
 
Peygamberler tarihini okuduğunuz zaman bu kavmin her daim peygamberlerine bile zulmettiklerine şahit oluyoruz.
 
Firavun’un ordusu peşlerinde olduğu halde canlarını kurtarmak için kaçan beni İsrail kavmi Allah’ın Hz.Musa’nın yüzü suyu hürmetine Firavun’un ordusunu denizde boğdurmasına şahit oldular.
 
Aynı kavim sanki bu olay olmamış gibi yanlarında Hz.Musa’nın kardeşi ve peygamber Harun olduğu halde onu dinlemeyerek Samiri adındaki Yahudi’nin yaptığı buzağıya taptılar. 12 Emir ile kavmine dönen peygamber Hz. Musa bu durumu görünce Hz.Harun’un sakalını çekerek bu ne hal dedi.Hz.Harun’da ey annemin oğlu ben onların taptığı buzağıya tapanlardan değilim.Beni dinlemediler diyerek canını kurtardı.İsrail terör devleti 1948 den bu yana Orta Doğuda kan ve gözyaşı ekti.Başbakan Erdoğan’ı ve halkımızı çileden çıkarak Dökme Kurşun katliamı ile çoğu çocuk,kadın ve yaşlı olmak üzere 1.500 den fazla Filistinliyi barbarca şehit ettiler.Geride kalan yakınlarını da Cahiliye Araplarının Hz.Peygamber’ e yaptıkları ambargonun kat be kat fazlasını yaparak aç,susuz ve elektriksiz bırakarak mazlum Filistin halkını ilelebet açlığa mahkum edeceklerini düşündüler.ALLAH her Firavun’a bir Musa verdiği gibi İsrail’e de haddini bildirecek birilerini görevlendirecekti.İnşallah bu kişi de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan nezdinde Türk halkı olacaktır.Müslüman Filistinli kardeşlerimizin gözlerimizin önünde aç susuz ve elektriksiz bir şekilde ölüme terk edilmelerini SİNMİŞ birer Müslüman olarak izlemektense onlarla birlikte ölmek daha şerefli değil mi ? Artık kukla Mübarek ve diğer şöhret düşkünü Arap liderlerin yerini onurlu bir yaşam için ölmeyi şeref bilen halk kitleleri mevcut.İsrail için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
 
Osman GAZİ nasıl ki küçük bir asker grubu ile depoları altın dolu olan Bizanslı tekfurları
(Valileri)yenerek bazen para ve şımarıklığın işe yaramadığını dünya alem’e gösterdiyse Paraları ve medyası olan İsrail’in bu üstünlüğü de bugün işe yaramayacaktır.
 
İyi ki varsın EBU FİLİSTİN Erdoğan (Filistinlilerin Babası Erdoğan)…
 
Hüseyin ÇETİNER