Normal şartlarda; can güvenliğini olumsuz etkilemiyorsa, kompleksi yoksa, nefsinin esiri değilse, makamların geçici olduğunu sık sık düşünüyorsa ve insanlara saygısı varsa sadece emniyet müdürünün değil her yetkilinin sıraya girmesi normaldir…
Geçtiğimiz günlerde AK Parti Mardin Milletvekili ve İstanbul eski Valisi Muammer Güler'in vefat eden kayınbabasının cenaze törenini izlemek üzere Karacaahmet Mezarlığı’ndaki Şakirin Camii’ye gitmiştim. Muammer Güler, eşi ve çocuklarıyla birlikte cami avlusunda taziyeleri kabul ediyordu. Yoğunluğun arttığı bir sırada İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın da geldi. Bazı yetkililer doğrudan Muammer Güler’in yanına giderken Sayın Çapkın, diğer vatandaşlar gibi kuyruğa girdi ve taziyelerini bildirmek için sırasını bekledi.  
Çapkın, bir siyasetçi olsaydı belki “topluma hoş görünmek ve dolayısıyla oylarını arttırmak için böyle bir davranışta bulundu” diyebilirdik. Ama şu an itibariyle böyle bir durum söz konusu değil ve genel seçimler de daha yeni yapıldı. İşte bu yüzden İstanbul Emniyet Müdürü Çapkın’ın takdir edilen bu davranışının samimi olduğuna inanıyoruz ve kendini dev aynasında görüp, bu makamların kimseye yar olmayacağını düşünemeyen bürokratlara örnek olmasını diliyoruz…

MAREV’İN ÖNEMİ
İstanbul’da derneği olmayan, örgütleşmeyen şehir yok. Hatta bırakın illeri, ilçeleri köyler bile dernekleşmiş durumda. Birçok yerde görmüşsünüzdür “falan köyün dayanışma ve yardımlaşma derneği” şeklindeki yazıları. Ama; yüzlerce derneğin sadece tabelaları bulunur. Birçoğu günlerce, haftalarca açılmaz. Telefonları bile çalmaz, ya da çalınan telefonlara bakılmaz…
Bu işin tam anlamıyla yapıldığı şehirleri anlatmaya kalksak çok örnek göstermemiz zor gibi. İşte o az sayıdaki güzel birlikteliği sağlayan şehirlerden birisi Mardin… Mardin’i İstanbul’da temsil eden çok sayıda, yanılmıyorsam 20’ye yakın dernek var. Dernekler de kendilerine göre bir şeyler yapmaya çalışıyor fakat bu derneklerin çatı konumundaki MAREV (Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı) bu işin hakkını veriyor.  Bir söz vardır, “Aslan yattığı yerden belli olur” diye. MAREV’in nasıl bir yapılanma içinde olduğu, Ataşehir’deki genel merkezde görmek mümkün…
MAREV’in birkaç etkinliğini izlemiştim. En son da eski İstanbul Valisi ve AK Parti Mardin Milletvekili Muammer Güler’in kayınbabasının vefatı sırasında yaşadım. Başta MAREV Genel Başkanı Fehmi Tahincioğlu olmak üzere vakfın diğer yöneticileri ve çalışanları hem Karacaahmet Mezarlığı’nda hem de MAREV’in genel merkezinde yapılan taziyelerin kabulü ve iftar yemeğinde Sayın Güler’i yalnız bırakmadı. Cenaze namazına ve ardından taziyelerin kabulü ile verilen iftar yemeğine katılımın yoğun olmasında önemli rol üstlenen MAREV’in Genel Başkanı Sayın Fehmi Tahincioğlu ile hem cenaze töreninde hem de iftar yemeğinde bir süre görüştük. Sayın Tahincioğlu ile daha önce de bir röportaj yapmıştık. Edindiğim izlenim şöyle; Bu işi severek yapıyorlar. Yılmadan, yorulmadan, bıkkınlıktan söz etmiyorlar.
İşte bu nedenle de; “İstanbul’da parmakla sayılacak kadar en iyi örgütleşen birkaç şehir” arasında yer alıyorlar…
Darısı diğer şehirlerimizin başına…