Kadın Aile ve Sosyal Politikalar bakanı Fatma Şahin’in yaşadığı zor durumu Allah hiç bir kimseye yaşatmasın.
 
Düşünsenize sizi 9 ay karnında taşıyan ve bir çok fedakarlık yaparak hayata tutunmanıza ön ayak olan Anneniz hakkın rahmetine kavuşuyor.
 
Her evladın gönül rahatlığı ile annesinin kendisine karşı yaptığı fedakarlıkları düşünüp duygulanması ve ağlayarak içini rahatlatması kadar insani bir şey olamaz.
 
Bakan Fatma Şahin’de biz de her canlının mutlaka ölümü tadacağını biliyoruz. Allah ölümünde hayırlısını versin demek gerekir. Bazıları ölümünde hayırlısı mı olur diyebilirler ama EVET olur diyorum.
 
Televizyonlarda gördüğüm kadarıyla Bakan Fatma Şahin kendisi için çok önemli olan annesinin ölümü için taziyesini yapamadan Milletvekili ve bakanı olduğu Gaziantep’te yapılan hain saldırıda içinde bir yaşındaki Melisa’nın da olduğu 8 kişinin hayatını kaybetmesi annesinin ölümünden daha acı geldi bakanımıza.
 
Bu kanıya nereden mi varıyorum; Terör saldırısında hayatını kaybeden bir yaşındaki Melisa’nın tabutunu yakınlarından birisine gösterip daha çok küçük diyerek içten ağlaması kelimenin tam anlamı ile bir annelik iç güdüsünden gelen samimi ve içten gözyaşlarından etkilenmemek mümkün değildi.
 
Fatma Şahin’i bir çok etkinlikte yakından takip ettim. Samimi içten ve ülkesi için bir şeyler yapmanın gayretinde olduğu kanaatine vardım. Bombalı saldırıda hayatını kaybedenler için döktüğü samimi ve içten gözyaşları için de ALLAH bir daha bu durumu yaşatmasın diyorum.
 
Kardeşi kardeşe kırdıranlara lanet olsun
 
Gazetecilik mesleğimiz gereği ilginç olaylara tanıklı ediyoruz . Kısa bir süre önce bir yere gittim. Doğulu bir toplumun dernek başkanı ile hasbihal ettim. Konu terör olaylarına geldi.  Bu kardeş kanı akıtanlar ülkeyi sevmeyenlerdir dedim.
 
Dernek başkanına bir annenin iki evladı var birisi bir şekilde kandırılarak veya ikna edilerek dağa çıkarılmış,diğeri de vatani görevini yapmak üzere askere gitmiş dedim.

Adam başladı ağlamaya. Sen sanki bizi anlattın annem nerede ise 24 saat uyumadan dua ediyor. Nasıl yani dedim dedi ki bir kardeşimiz dağda birisi de asker de Annem her iki tarafın kayıplarına da üzülüyor ve kahroluyor. Gözü sürekli kapıda ve televizyonlarda bir kardeşimizin ölüm haberi için bekliyor dedi. İşte ülkemizin hali pür melali bu.
 
Yazık oluyor ülkeye…
 
İster adına terörist deyin,ister gerilla deyin,isterse özgürlük savaşçısı deyin bu isimlerin hiç birisi bir evladı dağa çıkan ve diğer bir evladı da TSK.da görev yapan annenin endişelerini gidermez.
 
Anne annedir,evladı kandırılmış da olsa ikna edilmiş de olsa annesi evladının yaşamasını ister.
 
Medya da ,bazı gözleri kan bürümüş zatlar TSK.115 tane PKK.lı öldürdük diyor biz bunları görmedik barbarlığına soyunacağı yerde yazık oldu hayatını kaybeden de bu ülkenin evladı idi keşke teslim olup hayatta kalsaydı demesi gereken yerde dağa çıkmış insanı daha da tahrik ederek şiddeti körüklemesi kimseye yarar getirmez.
 
Son çırpınışları, kökü kazındı,TSK gerekeni yapacak gibi hamasi lafları artık bırakalım
 
1984 yılında Siirt’in Eruh ilçesinde öldürülen ilk jandarma erlerimizden bugüne kadar resmi söylem ne yazık ki üç aşağı beş yukarı değişmedi…Ak Parti hükümeti ciddi olarak bu kardeşlik söylemleri ile yaratılmak istenilen düşmanlığı aşmak istedi. Ancak PKK. Ve destekçileri bu projenin başarılı olacağını görünce HABUR senaryosunu devreye sokarak iç kamuoyunda tepki oluşturacak görüntüler vererek bu çalışmayı akamete uğrattılar.  Oysa bu proje ülkemizin menfaatine idi. Ama İsrail,Amerika,Fransa ve İngiltere’nin işine gelmediği için onlarda PKK.nın üst düzey baronlarının kardeşlik ve barış olursa biz biteriz dedikleri için Hükümet tarafından uzatılan eli havada bıraktılar.
 
Hükümetin,medya’nın ve bu ülkenin geleceğini seven her kes dış güçlerin planlarını bozmak adına milli birlik ve kardeşlik projesi için Ak Partiye destek vermeli. Çünkü bu topraklarda yaşayanlar’ ın % 95’i aynı din, aynı, Allah ve aynı Peygambere inanıyorlar . Bu kadar bir var iken ilah da biz düşman olacağız demek de makul ve mantıklı değil.

Bu ülkenin çocukları bu durumu sorgulamalı  
 
Terör ancak bu ülkenin çocukları biz ne yapıyoruz kime karşı savaşıyoruz sorusunu kendilerine sorup çözüm aradıkları gün bu ülkede terörün bittiği gün olacaktır.
 
Daha açık bir ifade ile yanlış da yapsalar öldürülen PKK.lılar için sevinerek 115 tane PKK.lı etkisiz hale getirildi demek yerine öldürülen PKK.lılar içinde bu kişilerde ülkemizin vatandaşı keşke öldürülmeden önce sağ yakalayıp ikna ederek ülkeye hizmet ettirebilsek denildiği gün terör çözüm yoluna girmiş demektir.
 
Şöyle geberttik böyle hakladık zügürt lafları ancak karşı tarafı intikam almaya sevk edere.
 
Bu ülkenin vatandaşları ölmeye değil yaşamaya layıktır…
 
Bakan Fatma Şahin’e,teyzeni kaybettiği halde Gaziantep bombalamasının oluşturduğu sıkıntılı süreçte teyzesinin ölüm acısını daha yaşayamayan başbakan Erdoğan da teyzesinin ölümünden duyduğu üzüntü ve acısını bile yaşayamadan ülkenin yaşadığı sıkıntılardan dolayı kendi acısını yaşamaya zaman bulmayan başbakan ve Bakan Fatma ŞAHİN ‘e sabırlar diliyoruz ölen yakınlarına da ALLAH şefaat eylesin diyorum.
 
İstanbul Times / Hüseyin Çetiner