“Avrupa’nın göbeğinde bir millet yok edilmek istendi”

Konuşmasına Bosna-Hersek’in, güzel bir ülke olduğunu belirterek başlayan Ekrem Kızıltaş, yakın dönemde maruz kaldığı, tarihte benzeri çok az yaşanmış bir vahşetin acı hatıralarıyla da dolu olduğunu söyledi. Bosna-Hersek’te ortaya çıkarılan toplu mezarların alışılmış bir hüzün kaynağı olduğunun da altını çizen Kızıltaş, Bilge Kral Aliyaİzzetbegoviç bağımsızlık uğruna verdiği insanlık mücadelesine değindi. Begoviç’in Balkan coğrafyası ve tüm İslam âlemi için çok önemli olduğunu da vurgulayan Kızıltaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Merhum Aliya’nın, ‘maruz kaldıkları davranışların benzerini Sırp ve Hırvatlara karşı uygulama’ teklifinde bulunan Boşnak savaşçılara: “Hayır! Biz Müslümanız, bu sebeple onlar gibi davranamayız” mealinde cevap verdiği ve aykırı davranışlarda bulunanlar kim olurlarsa olsunlar en sert şekilde cezalandırdığı bilinmektedir.”

“BİR MİLLET MÜSLÜMAN OLDUĞU İÇİN YOK EDİLMEK İSTENDİ”

Bosna’da yaşanan vahşetinen çok bilineninSrebrenitsa Katliamı olduğunu da vurgulayan Kızıltaş, Avrupa’nın göbeğinde Müslüman oldukları için bir milletin yok edilmeye çalışıldığını ifade etti. Bosna-Hersek’in Türkiye için önemine de dikkat çeken Kızıltaş, “Türkiye, Müslüman Boşnakları anlayabilen ve aleyhlerine döndürülen ağır çarklar arasında onlara -tıpkı Saraybosna Tüneli gibi- bir nefes alma imkânı sağlayabilen bir ülkedir. Onlar bizlerin oralara sıkça gidip gelmemizi istiyorlar. Yani varlığımızı orada hissettirmemizi istiyorlar. “ şeklinde konuştu.

“MÜSLÜMANLARIN EN BÜYÜK MESELESİ SEKÜLERLEŞME”

İzzet Begoviç’in, Müslümanların günümüzde kapitalist anlamda yüzleştiği en büyük meselenin sekülerleşme olduğunu vurguladığını da kaydeden Kızıltaş, sözlerini şöyle tamamladı: O, Müslüman topluluğun kıymetininadalet, istikamet, sahih itikad gibi niteliksel değerlere sahip olmasıyla alakalı olduğunu anlatmaya çalışmıştır.”